Bulaşıcı bir akciğer hastalığı olan tüberküloz ya da halk arasındaki adıyla verem, hava yoluyla yayılan ve Mycobacterium Tuberculosis isimli bakteriden kaynaklanan bir rahatsızlıktır. Tüberküloz hastalarının düzenli takip ve tedavi ile iyileşmesi mümkündür, ayrıca koruyucu aşılar sayesinde hastalık oluşmadan önlenebilir. Bu nedenle verem tedavisinde koruyucu aşı ve ilaç tedavileri büyük yer kaplar.
Tüberküloz Neden Olur?
Tüberküloz, üst solunum yollarını etkileyen bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır ve kişiden kişiye havaya salınan mikroskobik damlacıklar aracılığıyla yayılım gösterir. Aktif akciğer veya gırtlak veremi bulunan kişiler hastalığın temel kaynağıdır. Bu kişilerin öksürmesi, hapşırması veya gülmesi sonucu yayılan mikropların solunması, kişiden kişiye aktarımda etkilidir. Bununla birlikte tüberküloz bulaşıcı olmasına rağmen kolay kolay yayılmaz ve genellikle birlikte yaşayan kişilerde gözlenir.
Aktif verem hastalığı olan bir kişi 1 yılda ortalama 5-15 kişiye bulaştırma riski taşır. En az 2 hafta tedavi gören aktif hastalar ise genellikle bulaşıcı değildir. Çoğunlukla yetişkinleri etkileyen verem hastalığı, dünya nüfusunun yaklaşık %25’inde gizli olarak bulunur. Bu kişiler bakteri tarafından enfekte olmasına rağmen henüz hastalığa yakalanmamış durumdadır. Verem bakterisi ile enfekte olan kişiler ömür boyu %5 ila %15 oranında verem hastalığına yakalanma riski taşır.
Kimler Risk Altında?
Tüberküloz, genellikle yetişkinlerde görülmekle birlikte bütün yaş gruplarında ortaya çıkabilir. Özellikle HIV, diyabet ve yetersiz beslenme gibi bağışıklık sistemini zayıflatan diğer durumların varlığında risk faktörü daha yüksektir. Ayrıca şu gibi durumlarda da verem riski artar:
- Sigara kullanımı
- Aşırı alkol tüketimi
- Böbrek hastalıkları
- Bazı kanser türleri
- Kemoterapi içeren kanser tedavileri
- Organ naklinde kullanılan bağışıklık baskılayıcı ilaçlar
- Sedef hastalığında kullanılan bazı ilaçlar
- Romatoid artrit
- Crohn hastalığı
Genel sağlık durumu iyi olan bir vücut tüberküloz ile savaşabilir ancak bağışıklık sisteminin kötü olması vücut savunma mekanizmasının da zayıf olması anlamına gelir ve hastalık riskini artırır. Bu nedenle tüberküloz, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yayılan bir hastalıktır.
Tüberküloz Belirtileri Nelerdir?
Tüberküloz mikrobu ile karşılaşan kişilerin bazıları uzun süre herhangi bir klinik bulgu göstermeden hayatını sürdürebilir. Bu süre boyunca bağışıklık sistemi bakteri ile savaşarak semptomları önler ancak savunma mekanizması zayıf olan kişilerde şu belirtiler gözlenebilir:
- 2 haftadan uzun süreli öksürük
- Yüksek ateş
- Gece terlemesi
- İştahsızlık
- Hızlı kilo kaybı
- Şiddetli göğüs ağrısı
- Kanlı balgam
Tüberküloz Bulaşması Nasıl Önlenir?
Verem hastalığının bireyden bireye bulaşmasını önleyen en temel faktör, ilaç kullanımıdır. Zamanında ilaç tedavisine başlayan hastalar kısa süre içinde iyileşebilir ve en önemlisi bu durumda hastalığı bulaştırmaya devam etmez. Hastalık solunum yoluyla bulaştığından özellikle bulaşıcı olduğu dönemlerde maske kullanmak, öksürme ve hapşırma sırasında ağzı mendille kapamak gerekir. Bunun dışında bulaşıcılık riski şu yöntemlerle önlenebilir:
- Tüberküloz hastalarının bulunduğu odayı düzenli olarak havalandırmak
- Havadaki bulaşıcı partikülleri azaltmak için ortama temiz hava sağlamak
- Kapalı ortamda basilleri öldüren güneş ışığından maksimum fayda sağlamak
- Hasta yanına maske ve dezenfektan kullanmadan gitmemek
- Hastaların kullandığı kişisel eşyaları ve ev gereçlerini düzenli olarak temizlemek
Tüberküloz Tanı ve Tedavi Yöntemleri
Tüberküloz tanısında hasta öyküsü dinlenir ve akciğer grafisi görüntülenir. Çoğu verem bulgusu sigara kullanımı ve soğuk algınlığı gibi farklı nedenlerde de ortaya çıkabildiğinden kesin tanı için vücuttaki bakteri tipinin araştırılması gerekir. Bunun için balgam kültürü alınarak laboratuvar ortamında incelenir.
Tanı alan vakaların tedavisinde ilaç kullanımı büyük rol oynar fakat genel olarak verem hastalığının tedavisi diğer bakteriyel enfeksiyonlara göre oldukça uzun sürer. Ayrıca günümüzde vereme neden olan bakterilerin büyük bir kısmı ilaca karşı direnç geliştirmiş durumdadır ve bu nedenle aktif tüberküloz olan hastaların büyük bir kısmında enfeksiyonu tedavi etmek için yaklaşık 6-9 ay farklı ilaç kombinasyonlarının denenmesi gerekir. Tedavideki ilaç seçimi ise kişinin sağlık durumuna, yaşına, bakterilerin hangi ilaca karşı dirençli olduğuna ve hastalık gidişatına göre belirlenir.
- Eğer kişide gizli tüberküloz mevcutsa 1-2 tip ilaç almak yeterlidir. Ancak ilaca dirençli bir bakteri türünün bulunması halinde aynı anda birkaç ilaç kullanılmalıdır.
- Verem ilaçları arasında izoniazid, pirazinamid, etambutol ve rifampisin en yaygın olanlarıdır.
- Dirençli verem hastalıklarında enjekte edilebilir aparatlar 20-30 ay boyunca kullanılabilir.
- Bütün ilaçlara direnç gösteren vakalarda yeni bulunmuş linezolid ve bedaquiline gibi ilaçlar denenebilir.
Tüberküloz hastalığı, ilaç tedavisi başladıktan kısa bir süre sonra bulaşıcı özelliğini kaybeder ve hasta kendini iyi hissetmeye başlar. Ancak tedavinin çabuk tamamlanması, ilaçların düzenli kullanılmaması ve semptomlarda iyileşme sağlandıktan sonra tedavinin sürdürülmemesi yapılacak en büyük hatalardandır. Tedaviyi erken dönemde sonlandırmak ve dozları atlamak, bakterilerin ilaca karşı daha dirençli olmasını sağlar ve süreci zorlaştırır. Bu nedenle hastalığın tedavisinde takip oldukça önemlidir ve tedavinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Kesin tedavi için hekimin önerdiği ilaçların iyileşme tamamlanıncaya kadar devam ettirilmesi ve düzenli kontrol ile birlikte yürütülmesi gerekir. Doğru ve zamanında ilaç kullanımı hastalığın çabuk iyileşmesine yardımcı olur.