Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Akciğer hastalıklarını tedavi etmek amacıyla başvurulan cerrahi prosedürlerden biri de hacim azaltıcı cerrahi uygulamadır. Bu yöntem sırasında hastalıklı akciğer dokusunun çıkarılması ve genel sağlık durumunun iyileştirilmesi hedeflenir. Operasyonun uygulama tekniği ve detayları ise kişinin ihtiyaçlarına göre planlanır. Bu nedenle hekim uzmanlığı ve özeni uygulama başarısını etkileyen en önemli konulardan biridir.

Akciğer Hacim Azaltıcı Cerrahi Nedir?

Akciğerde hacim azaltıcı cerrahi, özellikle KOAH benzeri akciğer hastalıkları nedeniyle hasar gören akciğer yapısını tedavi etmek ve kişinin rahat nefes almasını sağlamak amacıyla tasarlanan bir prosedürdür. İşlemin temel amacı ise hastalıktan etkilenen akciğer bölümünü çıkarmak ve geriye kalan yapının daha etkili çalışmasını sağlamaktır. Bu şekilde kişinin sağlıklı şekilde nefes alıp vermesini sağlayarak yaşam kalitesini artırmak hedeflenir.

Akciğer Hacim Azaltıcı Cerrahi Kimler için Uygundur?

Hacim azaltıcı cerrahi KOAH hastalarında yaygın olarak tercih edilse de bütün KOAH vakalarında önerilmez. Genellikle operasyon için en uygun adaylar şu şekildedir:

  • Akciğer üst kısmında ciddi deformasyon ve amfizem bulunanlar
  • 75-80 yaş altı bireyler
  • En az 6 aydır tütün ve tütün ürünü kullanmayı bırakmış olanlar
  • Pulmoner rehabilitasyon sonrası önerilen egzersizleri yapmamış olanlar

Genellikle üst lob amzifemi olan ve düşük egzersiz kapasitesi bulunan hastalar operasyondan daha büyük fayda sağlar. Diğer hasta gruplarına göre bu grupta akciğer verimi ve işlev kapasitesi daha yüksektir. Yayılmış amfizem vakalarında ise cerrahiden temel bir fayda sağlansa da yaşam standartları diğer gruba göre daha düşük olabilir. Bu nedenle kişiye özel tedavinin mutlaka göğüs hastalıkları uzmanı tarafından kararlaştırılması gerekir. Hekimin önerisi dahilinde kişiye ek tedaviler ve prosedürler uygulanabilir, hastalık tamamen farklı bir yaklaşım doğrultusunda ele alınabilir.

Akciğer Hacim Azaltıcı Cerrahinin Riskleri Nelerdir?

Akciğerde hacim azaltıcı cerrahi, özellikle baskın üst lob hastalığı gelişmiş kişilere yüksek fayda sağlar. Ancak her hastalıkta olduğu gibi akciğer küçültme ameliyatının da bazı riskleri bulunur.

Bu riskler arasında şunlar sıralanabilir:

  • Akciğer dokusunun dikiş hattından göğüs boşluğuna hava kaçağı olması
  • Kanama
  • Felç
  • Kalp krizi
  • Pnömoni (zatürre)
  • Enfeksiyon

Akciğer Hacim Azaltıcı Cerrahide Ön Hazırlık

Akciğer hacim azaltıcı operasyona başlamadan önce belirli bir hazırlık safhasına girilir. Bu aşamada öncelikle kalbin ve akciğerlerin performansları kontrol edilir, daha sonra ek testler yardımıyla ciğer görüntülemeleri yapılır. Daha doğru bir tedavi planı için hekimin isteyebileceği tetkiklerden bazıları şunlardır:

  • Göğüs röntgeni
  • Bilgisayarlı tomografi
  • Kandaki oksijen ve karbondioksit seviyelerinin ölçümü
  • Oksijen titrasyonu
  • Solunum fonksiyon testleri
  • Kardiyak stres testi
  • Elektrokardiyogram (EKG)
  • Kardiyopulmoner egzersiz
  • Pulmonolog konsültasyonu

Akciğerde Hacim Azaltıcı Cerrahi Nasıl Yapılır?

Akciğer hacim azaltıcı cerrahideki temel amaç, akciğerlerin yaklaşık %30’luk kısmını çıkararak akciğerleri küçültmek ve performans kalitesini artırmaktır. Kişinin durumuna ve hekimin önerisine göre sternotomi veya torakoskopi isimli tekniklerden biri yardımıyla uygulanabilir.

Sternotomi

Sternum, diğer adıyla göğüs kemiğinin yukarıdan aşağı doğru yapılan bir kesi ile kesilmesi işlemidir. Göğsün tamamen açılması şeklinde uygulanan bu prosedürde akciğerlerin ikisine de aynı anda müdahale edilir ve toplam hacmin azaltılması sağlanır.

Torakotomi

Göğsün yanındaki kaburgalar arasından yapılan bir kesi ile uygulanır ve buradan akciğerlere erişim sağlanır. İşlem sırasında kaburgalar ayrılır ve akciğerdeki hasarlı doku alınır.

Torakoskopi

Minimal invaziv bir tekniktir ve kaburgalar arasından yapılan minik kesilerden gerçekleştirilir. Modern yaklaşımların gelişmesiyle birlikte popülerlik kazanan bu teknik sırasında akciğerlerin içine çeşitli kameralı ekipmanlar gönderilir. Böylece büyük bir kesi yapmaya gereksinim duymadan akciğerlerin görüntülenmesi ve gerekli müdahale ile tedavi edilmesi sağlanır. İşlem sırasında çekilen görüntüler anlık olarak monitöre aktarılır, diğer ekipmanlar ile bölgesel müdahale mümkün olur ve akciğerlerdeki hastalıklı dokunun alınmasından sonra zımbalanarak kapatılması işlemi gerçekleştirilir.

Torakoskopi, genel olarak diğer yöntemlere göre daha az komplikasyonun bulunduğu, pratik ve kolay bir uygulamadır. Bu nedenle işlem sonrasında hasta iyileşmesi daha kolay ve hızlı olur, ayrıca sorunlu bölüme doğrudan ulaşma imkanı sunduğundan operasyon başarı oranı da daha yüksektir.

Hacim Azaltıcı Cerrahi Sonrası İyileşme

Akciğerde hacim azaltıcı cerrahi genel anestezi altında uygulanır. Tercih edilen tekniğe göre operasyon süresi ve sonrasındaki iyileşme hızı değişiklik gösterir. Genel olarak hangi yöntem uygulanırsa uygulansın, kişinin en azından stabil duruma gelene kadar hastanede gözetim altında tutulması gerekir. Genel sağlık durumunun uygunluğuna göre kişi birkaç gün içinde taburcu edilerek eve gönderilir. Bu süre torakoskopi yönteminde çok daha hızlıdır ve hastaların genellikle 1-2 gecelik bir yatıştan sonra taburculuk işlemlerine başlanır.

Sonraki haftalarda bireyin yaşam kalitesini ve akciğer performansını artırmak amacıyla pulmoner rehabilitasyon egzersizlerine başlanır. Gerekli tedaviye rağmen, egzersiz toleransı azalan ve yaşam aktivitelerinde kısıtlanma gözlenen bireylerde, kronik solunum sıkıntıları bu şekilde giderilebilir. KOAH, astım, göğüs kafesi bozukluğu, bronşektazi, kistik fibroz ve solunum cihazından ayrılma durumlarında pulmoner rehabilitasyon oldukça faydalıdır. Cerrahi tedavinin bir parçası olarak uygulanan pulmoner rehabilitasyon ile bireyin yaşadığı fiziksel ve psikolojik solunum sıkıntılarının daha kısa sürede iyileştirilmesi sağlanır.

Genel olarak incelendiğinde, akciğer hacminin küçültülmesi kişideki egzersiz kapasitesini, yaşam kalitesini ve akciğer fonksiyonlarını olumlu yönde etkiler. Ameliyattan daha büyük fayda sağlamak içinse sonraki dönemde uygulanması gereken hekim önerilerinin ve diğer ek tedavi yöntemlerinin sürdürülmesi gerekir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Yukarı