Özellikle sonbahar ve kış döneminde sıklıkla karşılaşılan hastalıklar var. Akut bronşit de bunlardan biri. Genellikle kolay şekilde tedavi edilebilen ve kendiliğinden geçebilen bir hastalık olarak kabul edilse de, doktora gidilmediği durumlarda ya da yanlış ilaç kullanımına bağlı olarak ilerleyebilir ve daha ciddi durumlar yaratabilir.
Bu yüzden de doktor kontrolünde tedavi edilmesi tavsiye edilen bir hastalıktır. Peki akut bronşit nedir, belirtileri nelerdir ve tedavi sürecinde ne tür yöntemler uygulanır? Tüm cevapları yazımızın devamında inceledik...
Akut Bronşit Nedir?
Vücudumuzda, soluk borusundan ikiye ayrılarak akciğerlere kadar giden borucuklar bulunur ve bu borucuklara bronş adı verilir. Sağ ve sol akciğere giden bronşlar, sağ bronş ve sol bronş olarak adlandırılır. Bu hava yolu borucuklarında özellikle sonbahar ve kış aylarında iltihaplanma meydana gelebilir ve bu durum bronşit olarak adlandırılır. Bronşit akut ya da kronik olabilir. Akut bronşit genellikle soğuk algınlığı ya da çeşitli solunum yolu enfeksiyonları sebebiyle gelişebilir ve toplum içerisinde oldukça yaygındır. Sigara içilmesine bağlı olarak gelişebileceği gibi, bazı kimyasal maddelerin ya da zehirli gazların solunması ile de meydana gelebilir.
Akut Bronşitin Nedenleri
Akut bronşit ile karşılaşılan durumlarda en yaygın nedenlerden biri virüslerdir. Akut bronşite neden olan virüsler, ağırlıklı olarak soğuk algınlığı ya da gribe neden olan virüslerle aynı tip virüslerdir. Söz konusu virüsler coronavirus, rhinovirus, influenza, adenovirus ya da parainfluenza gibi solunum yolu virüsleridir.
Eğer akut bronşit virüsler sebebiyle meydana gelmediyse, o zaman sebep bakteriler de olabilir. Örneğin çocuklarda sıklıkla görülen bir rahatsızlık olan boğmaca da bir akut bronşit hastalığıdır ve bu hastalığa neden olan bordetella gibi bakterilerdir. Akut bronşitin ortaya çıkmasına sebep olabilecek diğer nedenleri ise şu şekilde listeleyebiliriz:
- Çevre ve iklim şartları: Hava sıcaklığında meydana gelen ani değişimler, hava kirliliği, kuru ya da soğuk hava.
- Burundan nefes almayı engelleyen durumlar: Sigara içmek, burun kemiğinde eğrilik, polip ve geniz eti.
Akut bronşit her ne kadar yaygın olarak bu nedenlerle ortaya çıkıyor olsa da istisnai durumlar da gelişebilir. Hastalığın virüsten kaynaklı olduğu durumlarda antibiyotiklerin virüsleri öldürme gibi bir özelliği bulunmamaktadır. Dolayısıyla antibiyotik kullanımı akut bronşit hastalığının tedavisinde çok sık başvurulan bir yöntem değildir.
Akut Bronşitte Risk Faktörleri
Akut bronşitte en büyük risk grubu oluşturan insanlar, sigara içen insanlardır. Sigara içen insanlarda hem akut bronşit hem de kronik bronşit gelişme olasılığı çok yüksektir. Benzer şekilde yaşı ilerlemiş olan insanlarda, bebeklerde ve çocuklarda direnç düşük olduğu için akut bronşit gelişme ihtimali fazladır. Çünkü bu grupta bulunan insanlar enfeksiyona karşı çok daha zayıftır. Bir diğer yandan işyerinde ya da bulunduğu ortamlarda zehirli gazlara ya da maddelere maruz kalan insanlar da risk grubunda bulunur.
Son olarak tekrarlayan mide ekşimesi nöbetleri ya da reflü boğazların tahriş olmasına neden olarak akut bronşitin ortaya çıkmasına ortam hazırlayabilir.
Tek bir akut bronşit nöbeti genellikle daha büyük hastalıkların habercisi değildir. Fakat tekrarlayan nöbetler zatürre ya da KOAH gibi durumların ortaya çıkmasına neden olabilir. Dolayısıyla en ufak bir akut bronşit durumunda bile bir doktordan destek almakta fayda var. Bir diğer yandan akut bronşiti önlemek için hayatınızda alabileceğiniz bazı önlemler de bulunuyor. Bu önlemleri şu şekilde sıralamak mümkün:
- Sigara içmeyin ve sigara içilen ortamlarda bulunmaktan kaçının,
- Yıllık olarak grip aşısı ve doktorlar tarafından tavsiye edilen diğer aşıları olun,
- Viral enfeksiyonlardan korunmak adına ellerinizi düzenli olarak yıkayın,
- Toza ya da zararlı maddelere maruz kalacağınız ortamlarda cerrahi maske kullanın.
Eğer hayatınıza yukarıda saymış olduğumuz tüm önlemleri uygularsanız, akut bronşite yakalanma riskiniz bir o kadar azalacaktır.
Akut Bronşitin Belirtileri
Akut bronşit belirtileri genellikle soğuk algınlığından hemen sonra kendini göstermeye başlar. Genellikle ilk belirtiler burun akıntısı, hapşırma, gözlerde yanma ve kızarma olur. Devamında ise kuru ve yakıcı bir öksürük ortaya çıkabilir. Bazı hastalarda ateş 38-39 derecelere çıkabiliyorken, bazı hastalarda ise hiç ateş görülmez. Akut bronşit ile birlikte kendini gösterecek olan diğer belirtiler ise şu şekildedir:
- Öksürürken göğüs kemiği arasında hissedilen batar tarzda bir ağrı,
- Kusma,
- Yaşlı hastalarda nefes darlığı,
- Sarı ve yeşil renklerde balgam,
- Halsizlik ve iştahsızlık,
Akut bronşit yaygın olarak sıradan bir mevsim hastalığı olarak kabul edilir ve genellikle 1 hafta ila 10 gün içerisinde herhangi bir kalıcı etki olmaksızın iyileşebilir. Akut bronşitin 3 haftadan fazla sürdüğü, uyumayı engellediği, 38 dereceden yüksek ateşin ortaya çıktığı, renksiz mukus üretiminin gerçekleştiği ve nefes darlığının ortaya çıktığı durumlarda, daha ciddi risk faktörlerinin önlenmesi adına bir doktora başvurulmalıdır. Özellikle bebekler, çocuklar, ileri yaşta bulunanlar ve kalp hastaları için ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir.
Akut Bronşitin Tedavisi
Akut bronşit genellikle tedavi olmaksızın iyileşebilen bir hastalıktır. Fakat tedavi sürecini hızlandırmak için ilaç, terapi ya da yaşam tarzı değişiklikleri gibi yöntemler de uygulanabilir. Özellikle bakteriyel enfeksiyonlar için antibiyotikler kullanılabilir. Akut bronşit tedavisinde başvurulan diğer tedavi yöntemleri ise şu şekilde listelenmiştir:
- Öksürük uyumaya engelse, öksürük kesici ilaçlar ya da buhar banyosu (inhalasyon/nebül) kullanılabilir.
- Alerji, astım ya da KOAH varsa, akciğerlerdeki iltihabı azaltmak için doktorlar tarafından çeşitli ilaçlar önerilebilir.
- Solunum egzersizleri uygulanabilir.
- Birkaç günlük yatak istirahati önerilir.
- Hasta soğuktan korunmalı ve odası nemlendirilmelidir.
- Koyu ve yapışkan balgam varsa bol miktarda su tüketilmelidir.
- Yüksek ateşi olan hastalar için ateş düşürücü önerilebilir.
Hastalığın seyrine göre bu tedavi yöntemlerinin yalnızca birkaçı kullanılabileceği gibi, hepsi bir arada da kullanılabilir. Elbette hem kullanılacak olan ilaç kullanımı, hem terapi yöntemleri, hem de yaşam tarzı değişiklikleri doktor tarafından önerildiği şekilde uygulanmalıdır.