Günümüzde pek çok hastalığın teşhisi ve takibi için çeşitli görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Akciğer grafisi de söz konusu görüntüleme teknikleri arasında en çok başvurulan yöntemlerden biri durumunda. Akciğer grafisi hastanın durumuna ve hastalığa bağlı olarak farklı teknikler kullanılarak çekilir.
Akciğer Grafisi Nedir?
En sık başvurulan tanısal röntgen yöntemi olan akciğer grafisi solunum yollarının, kalbin, akciğerlerin, göğsün ve omurga kemiklerinin görüntülerini oluşturur. Kullanılan çok küçük miktardaki iyonlaştırıcı radyasyon sayesinde siyah beyaz bir görüntü oluşturulur.
Akciğer dokusu çok az miktarda radyasyon emerken, omurga ve kaburgalar odaklanmış radyasyonun büyük bir kısmını emer. Dolayısıyla kaburgalar ve omurga beyaz görünürken, akciğer dokusu ise karanlık görünür. Akciğer grafisinin teşhisi ve takibi yapılacak olan hastalıklara göre farklı çekim teknikleri bulunur.
Akciğer Grafisi Çekim Teknikleri
Akciğer grafisinde x ışınlarının hangi bölgeden verileceğine ve hastanın nasıl bir pozisyonda bulunacağına göre farklı çekim teknikleri geliştirilmiştir. En sık başvurulan akciğer filmi çekim teknikleri şunlardır:
- PA Akciğer Grafisi: En sık başvurulan akciğer grafisi yöntemidir. Hasta göğsünü röntgen tablasına yaslar ve X ışını da 180 cm mesafeden, dik açı ile ve arkadan öne doğru verilir.
- AP Akciğer Grafisi: Ayağa kalkamayacak durumda olan hastalar için uygulanan bu yöntemde hasta röntgen tablasına sırtını yaslar. X ışını önden arkaya doğru verilir.
- Lateral Akciğer Grafisi: Ayakta hafif öne eğilerek çekilen bu yöntemde kollar yukarı kaldırılır ve çekilmek istenen taraf röntgen alt tablasına yerleştirilir. X ışını çekilecek tarafa göre soldan ya da sağdan ve 100 cm mesafeden verilir.
- Lateral Dekübit Akciğer Grafisi: Akciğerde biriken sıvının tespitinin yapılabilmesi için kullanılan bu yöntemde, grafi hasta yan yatma pozisyonundayken çekilir.
Bu yöntemlere ek olarak nadir şekilde kullanılan lordotik, ekspiryum ve oblik akciğer grafisi olarak adlandırılan farklı yöntemler de bulunur.
Akciğer Grafisi Neden Çekilir?
Akciğer grafisi genellikle akciğerlerde, kalpte, kan damarlarında ya da kemiklerde meydana gelen anormal durumları tespit etmek için kullanılır. Akciğerlerde ya da akciğer çevresinde hava ya da sıvı birikimi olup olmadığı akciğer grafisi sayesinde tespit edilebilir.
Akciğer filmi olarak da adlandırılan akciğer grafisi, fizik muayenenin bir parçası olarak gerekli görülmesi durumunda dahiliye ve göğüs poliklinikleri tarafından istenebilir. Ameliyatlardan önce göğüs boşluğunun görüntülenmesi açısından da faydalıdır. Akciğer grafisi kullanılarak teşhisi ve takibi yapılabilecek durumlar şu şekilde listelenebilir:
- Akciğer etrafında bulunan boşlukta, akciğer çökmesine ya da benzer problemlere neden olabilecek enfeksiyonlar, hava ya da sıvı birikmesi,
- Kistik fibroz, akciğer kanseri, KOAH, zatürre ve amfizem gibi akciğer hastalıkları ya da bu hastalıklara bağlı olarak gelişen komplikasyonlar,
- Pulmoner ödem olarak da adlandırılan akciğerde sıvı birikimi sonucu meydana gelen konjestif kalp yetmezliği ve akciğerlerde meydana gelen sorunlar sebebiyle ortaya çıkan kalp problemleri,
- Kalp çevresinde sıvı birikimi, kalp şeklinde meydana gelen anomali durumları, kalp kapakçığı problemleri, kardiyomiyopati ya da doğum kusurları,
- Aort anevrizmaları ve benzeri kan damarı problemleri,
- Kalpte ya da kan damarlarında meydana gelen kalsiyum birikmesi,
- Omurga kırıkları, kaburga ya da göğüs travmaları ve kemiklerde meydana gelmiş olan problemler,
- Akciğer, kalp ya da yemek borusu üzerinde gerçekleştirilen cerrahi müdahalelerden sonra iyileşme takibi.
Akciğer grafisi tüm bunların dışında vücuda yerleştirilen defibrilatör, kateter ya da kalp pili gibi tıbbi cihazların konumlandırılması ya da görüntülenmesi için de kullanılabilir.
Akciğer Grafisi Nasıl Çekilir?
Akciğer grafisi çekilmeden önce hastanın aç ya da tok olması herhangi bir şeyi değiştirmez. Hastadan yalnızca belin üstündeki kıyafetlerini çıkarması ve hasta önlüğü giymesi istenir. Bazı hastalar için önlük giymek gerekli değildir. Eğer hastanın belden yukarısında takı ve benzeri metal eşyalar bulunuyorsa bunları çıkarması istenir.
Akciğer grafisi genellikle ayakta gerçekleştirilen bir görüntüleme tekniği olmasına rağmen, ayakta duramayacak hastaların grafi işlemi yatarak da gerçekleştirilebilir.
Aynı zamanda yerinden kalkamayacak ve röntgen odasına gidemeyecek durumda olan hastalar için günümüzde portatif röntgen makineleri de kullanılmaktadır. Hasta grafi için hazır duruma geldiğinde doktorun önerdiği teknikle çekim yapılabilmesi için hasta uygun pozisyona getirilir. Ardından izlenen adımlar şunlardır:
- Net bir görüntü alınabilmesi adına çekim boyunca hastanın kıpırdamadan, hareketsiz durması gerekir,
- Çekim sırasında hasta birkaç saniye boyunca nefes alıp vermelidir,
- Çekimin tekrarlanması gerekebileceği gibi radyolog onay vermeden aynı pozisyonda kalınması gerekir.
Akciğer grafisinin çekim süresi hazırlıklar da dahil olmak üzere yaklaşık olarak 10 ila 15 dakika sürer. Eğer kalp pili ya da kalp kapağı gibi tıbbi cihazlar kullanıyorsanız ya da hamilelik şüphesi taşıyorsanız, akciğer grafisi çekilmeden önce mutlaka doktorunuzu bilgilendirmeniz gerekir.
Akciğer Filmi Çektirmenin Avantajları ve Dezavantajları
Akciğer filmi pek çok hastalığın teşhisi ve takibi açısından kullanılan son derece faydalı bir yöntemdir. Akciğer filminin çok belirgin avantajları olmakla birlikte, bazı dezavantajları da bulunur. Bu avantajları ve dezavantajları şu şekilde listeleyebiliriz:
Akciğer Filminin Avantajları
- Uzun süre bir hazırlık aşaması yoktur,
- Hastaların maruz kaldığı radyasyon miktarı oldukça düşüktür ve çekim işlemi tamamlandıktan sonra vücutta kalmaz,
- Hem hızlı hem de kolay bir yöntem olduğu için acil tanı ya da tedavi gerektiren durumlarda kullanılabilir,
- Diğer tıbbi görüntüleme ekipmanları ile mukayese edildiğinde akciğer grafisinde kullanılan ekipmanların maliyeti daha düşüktür, dolayısıyla görüntüleme işlemi kolay ulaşılabilir bir yönteme dönüşmüştür.
Akciğer Filminin Dezavantajları
- Radyasyon maruziyeti bulunduğu için her ne kadar nadir de olsa kansere yakalanma riski içerir,
- Kullanılan radyasyon, miktara ve hastanın durumuna da bağlı olarak farklı etkiler gösterebilir,
- Gebe hastalarda fetüsün radyasyona maruz kalma riski bulunur,
- Çekim sırasında hastanın en ufak bir hareketinde grafi bozulabilir ve bu yüzden çekimin birkaç kez tekrarlanması gerekebilir.
Netice olarak akciğer grafisi günümüzde kolay ulaşılabilir ve kolay uygulanabilir olması sebebiyle pek çok hastalığın teşhisinde kullanılabilir. Elbette grafinin doktor tavsiyelerine uyularak uzman radyologlar tarafından çekilmesi gerekir.